8 Haziran 2013 Cumartesi

Domates Bir Meyve midir yoksa sebze midir?

Meyve için, dünyada iki çeşit anlam vardır. Bunların birisi manava gittiğimizde, ötekisi ise botanistler tarafından kullanılır. Manavda meyve olarak kastettiğimiz, tatlı doğal bir bitkidir. Bir sebze ise, meyvenin tam tersi olarak; yani tatlı olmayan bir doğal bitkiyi belirtmek için kullanılır. Bu standart açıklamaya göre, elma, çilek, üzüm ve muz gibi bitkiler meyve olarak sınıflandırılır; yeşil fasulye, domates, kabak ve patates ise birer sebzedir.

 Teknik olarak, yani botanik anlamda meyve ve sebzeyi tanımlamak için kullanılan yöntem farklıdır. Britannica Ansiklopedisi şöyle tanımlamıştır: Meyve, botanik anlamda, olgun halde olan, taze veya kuru şekilde tüketilen ve içinde tohum veya tohumları barındıran bitkidir. O halde, şeftali, muz ve üzüm meyve sınıfına girer. Aynı zamanda, fasulye, mısır, domates, salatalık ve kabuklarında olmak şartıyla meşe palamudu ile badem de teknik olarak birer meyvedir. Meyveyle ilgili bu tanım, çok açıktır ve içinde tohum barındıran tüm bitkileri ihtiva eder.

O halde, sebzeler, geriye kalan tüm bitkileri içerir: Patates, havuç, turp, soğan, sarımsak, kuşkonmaz, marul, brokoli ve karnabahar gibi.. Başka bir deyişle, içinde tohumu olmayan tüm bitkiler sebzedir, geriye kalanlar ise meyvedir.

7 Haziran 2013 Cuma

Tanılayıcı dallanmış ağaç nedir? Eğitimdeki yeri nedir?

Belli bir konuda öğrencilerin neleri öğrendiğini ve neleri öğrenmediğini belirlemek için kullanılan ölçme araçlarından biridir. Bu teknikte temelden ayrıntıya giden bir sıraya göre, doğru veya yanlış ifadeler verilerek öğrenciden doğru seçimi yapması istenir. Böylece 8 veya 16 seçimlilik bir ifadeler listesiyle sonlanan dallanmış ağaç oluşturulur. (MEB, 2005)

Geleneksel doğru yanlış tipindeki bir değerlendirmedir aslında ama tanılayıcı dallanmış ağaç tekniğinde bir karar bir sonraki kararı etkiler. Bir önceki soru bir sonraki soruyla bağlantısı yoktur ama öğrencinin aldığı yani çıkış noktasını etkiler.

Öğrencinin kafasındaki yanlış bağlantılar, yanlış stratejiler yani yanlış olan bilgi ortaya çıkarılır.
Sentez ve değerlendirme gibi üst düzey öğrenme düzeylerinin ölçülmesinde yeterli olmayabilir.
Öğrenciler tahminle doğru cevaba ulaşabilir. (eksi bir yönü)


4 Haziran 2013 Salı

Kazlar Niçin V şeklinde Göç Eder?

Kuşların göç vakitlerinde V şeklinde hareket ettiğini sık sık görürüz. Peki bunun sebebi nedir?
Göç eden yaban kazlarının havada süzülürken "V" seklinde bir formasyonla uçtuklarını görmüşsünüzdür.Bilim adamları kazların neden bu şekilde uçtuklarını araştırmışlar ve;

1-) "V" seklinde uçulduğunda, uçan her kus, kanat çırptığında arkasındaki kus için, onu kaldıran bir hava akımı yapıyormuş. Böylece "V" şeklinde bir formasyonda uçan kaz grubu, birbirlerinin kanat çırpışları sonuçu ortaya çıkan hava akımını kullanarak uçuş menzillerini % 70 oranında uzatıyorlarmış.Yani tek başına gidebilecekleri maksimum yolu grup halinde neredeyse ikiye katlıyorlarmış..

2-) Bir kaz, "V" grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor. Çünkü diğer kuşların yaptığı hava akımının dışında kalmış oluyor. Bunun sonuçunda, genellikle gruba geri dönüyor ve yoluna bu şekilde devam ediyor.

Kaynak: fenokulu.net

29 Mayıs 2013 Çarşamba

Magmatik kayaçlar nedir?

Magmanın yükselerek yer kabuğunun içerisine girmesi veya derinliklerinde yeryüzünde soğuyarak katılaşması sonucu oluşan kayaç türüdür. Magmatik kayaçlar temel olarak silikat minerallerinden oluşmuşlardır.

  • Plutonik kayaçlar (Intrusive Magmatik Kayaçlar)
Bu tür magmatik kayaçlar magmanın yerküre içerisinde soğuyarak katılaşmasıyla oluşur. Magma, etrafını çevreleyen önceden oluşmuş kayaçlar (country rock) içerisinde yavaşça soğur. Bu da oluşan kayaların iri taneli olmasını sağlar.Intrusive oluşumlar; batolitler, stoklar, lakolitler, siller ve dayklardır.
Büyük taneli yerkürenin derinliklerinde oluşan plutonik kayaçlar abyssal, yüzeye yakın olanları ise hypabyssal olarak adlandırılır.
  • Volkanik kayaçlar (Extrusive Magmatik Kayaçlar)
  • Hypabyssal magmatik kayaçlar
Bu tür kayaçlar plutonik ve volkanik kayaç oluşumlarının arasında kalan derinliklerde oluşur.


İskeletin Yapısı


21 Mayıs 2013 Salı

Gözün Yapısı Nasıldır

Gözün yapısı, dıştan içe doğru sert tabaka, damar tabaka ve ağ tabakadan oluşmaktadır. Sert tabaka, gözün en dışında yer alan beyaz renkteki kısımdır. Gözün iç kısımlarını korur ve gözün dayanıklı olmasını sağlamaktadır. Sert tabaka, gözün ön kısmında farklılaşarak saydam tabaka olarak bilinen kornea’yı meydana getirmektedir. Bu saydam tabaka, ışığın göze girdiği ve ilk kırıldığı bölümdür.
Damar tabaka, gözü besleyen bütün damarların bulunduğu tabakadır. Bu tabakanın yapısında siyah renkte hücreler bulunmaktadır ve bu siyah hücreler fazla ışığı emerek gözün içinin karanlık olmasını sağlamaktadır. Hayvanlarda bu siyah renkteki hücreler bulunmadığı için, ışıklı ortamlarda gözleri parlamaktadır. Gözün damar tabakası, gözün ön bölümünde farklılaşarak iris, göz merceği ve göz bebeğini oluşturmaktadır. İris, gözün renkli olan kısmıdır. Göz merceği, irisin arkasında bulunmaktadır ve göze gelen ışığın kırılmasını sağlar. Gözün gördüğü cismin uzaklığına göre, yassılaşmakta ve şişkinleşmektedir. Bu durum göz uyumunu sağlamaktadır. Göz bebeği ise, irisin ortasında olan boşluktur. Göze girmekte olan ışığı ayarlayarak küçülüp büyümektedir. Çok fazla ışıkta göz bebeği küçülmekte, ışığın az olduğu durumlarda da büyümektedir.
Gözün yapısındaki diğer bir bölüm de ağ tabakasıdır. Ağ tabakasının duyu almaçları ve görme sinirleri bulunmaktadır. Farklılaşması neticesinde sarı benek ve kör noktayı oluşturmaktadır. Sarı benek, görüntünün ters şekilde oluştuğu alandır ve görüntünün en net olduğu yer burasıdır. Kör nokta ise, duyu hücrelerinin bulunmadığı bir bölümdür ve hiçbir görüntü burada yoktur. Kör nokta, aynı zamanda görme sinirlerinin çıktığı ve görüntünün beyne iletildiği bölgedir.
Gözün görmesi
Gözün arka iç kısmını 10 kattan oluşan bir tabaka olan retina kaplar. Retina tabakasını damar tabaka beslemektedir. Bu tabakada bulunan rod hücreleri ışığı, kon hücreleri de rengi algılamaktadır. Rod ve kon hücreleri, üzerine gelen ışığı elektrik uyarıları şekline çevirmektedir. Burada bulunan sinir uçları birleşmekte ve optik sinir ismini almaktadır. Bu elektriksel uyarılar beyindeki görme merkezine ulaşmakta ve böylece cisimlerin algılanması sağlanır.

kaynak:mailce.com

19 Mayıs 2013 Pazar

Yapılandırılmış grid nedir ?

YAPILANDIRILMIS GRID
• Bu teknigin en önemli amaci , ögrencilerin bilgi seviyesini, 
eksikliklerini ve kavram yani lgilarini tespit etmektir. 
• Bu teknikte, ögrencinin seviyesine uygun olarak 9 ya da 
12 ya da 16 kutucuktan olusan bir tablo hazirlanir ve 
tablodaki her bir kutucuk s ira ile numaralandiril ir. 
• Gridi hazirlamak üzere ögretmen, konuyla ilgili bir soru 
hazirlar ve sorunun yani tini rasgele, kutucuklara 
yerlestirir. 
• Daha sonra ikinci soruyu hazirlar ve yine kutucuklara 
yani tlari yerlestirir. Ikinci sorunun yanitini teskil eden 
kutucuklardan bir ki smi birinci soru için de geçerli olabilir.
• Ögrencilerden, her soru için dogru kutucugu bulmalari ve 
kutucuk numaralarini mant iksal ve islevsel olarak 
siralamalari beklenir. 
• Ögrencilerin verdigi cevap o konudaki bilgi seviyesini, 
bilgi eksikligini, kavramsal baglari veya yanl is kavramlari gösterir.